Asla unutulmayacak bir şey varsa o da ilk aşktır. Kimi zaman hüzünlü kimi zaman hoş bir hatıra olarak zihinlerde yer etmiş bu sevda deneyimini uzun yıllar sonra anlatmak, hem anlatanda hem dinleyenlerde buruk duygular uyandırır. Herkesin ilk aşkını anlattığı ve konuşanların üç beş kelime ile ilk sevda deneyimlerini aktardığı bir arkadaş toplantısında, söz sırası Vladimir’e gelmiştir. Ancak Vladimir’in -kendi öz babasının da önemli bir rolünün olduğu- ilk aşk deneyimi üç beş kelimeye sığar cinsten değildir. Onun anlatacakları vardır… Kız, benim kendisine aşk ve alakamı anlamıştı; zaten benim de bunu saklamaya baktığım yoktu… O, benim saf ateş ve heyecanımla oynuyor, beni kâh şöyle bir iltifatıyla bahtiyar ediyor kâh dertten derde atıyordu. Bir başkasının en büyük sevinçlerine, en derin kederlerine biricik sebep olmak; tamamen muktedir ve aynı zamanda mesuliyetsiz bir sebep olmak, büyük bir mazhariyettir. Ben onun parmaklarının arasında artık yumuşak bir bal mumu hükmünde idim.